Günümüzde şirketler, sadece finansal başarıya odaklanmanın ötesinde, çalışanlarının bütünsel sağlığı ve mutluluğu konusunda da yatırımlar yapıyor. Bu noktada, kurumsal wellness programları ve bu programların işyerindeki sadakati artırma potansiyeli büyük önem kazanıyor.
Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) verilerine göre, işverenlerin ve kurumların çalışan iyilik, sağlığı için harcadığı her 1 dolar, 4 dolar olarak şirkete geri dönüyor. Bununla birlikte şirketlere daha birçok katma değer sağlayan kurumsal wellness uygulamaları, verimlilik ve sürdürülebilirlik için de büyük avantajlar sağlıyor.
Farklı sektörlerdeki birçok şirket için kurumsal iyilik, sağlık çözümleri sunan LifeClub Sağlıklı Yaşam Hizmetleri Genel Müdürü Elif Elkin, çalışan esenliğini artırmanın önemi konusunda şunları söyledi: “Gallup İşyeri Refahı Raporu’na göre gün içerisinde çalışanların %44’ü stres ve %40’ı kaygı ile başa çıkmaya çalışıyor. Bu durum da çalışanların performansını olumsuz etkileyerek şirketler için negatif bir tablo oluşturuyor.
Kurumsal wellness, sadece fiziksel sağlığı değil, aynı zamanda çalışanların ruhsal ve duygusal refahını da ele alır. Bu programlar, işverenlerin çalışanlarına duydukları sorumluluğu gösterirken aynı zamanda işletmelerin sürdürülebilir bir rekabet avantajı elde etmelerine yardımcı oluyor. Sağlıklı bir işyeri kültürü oluşturmak, çalışan sadakati ve verimliliğini artırmanın güçlü yollarından biri.
LifeClub olarak bankacılık, e-ticaret, inşaat, otomotiv, yazılım, ilaç, reklam, sigorta, elektrikli ev aletleri, güvenlik gibi birçok sektörden iş birliği yaptığımız paydaşlarımız bulunuyor. Yaptığımız iş birliklerinden aldığımız sonuçlar, ‘Sana değer veriyorum, sağlığını önemsiyorum, daha sağlıklı olman için elimden geleni yapıyorum’ mesajının çalışanlarda karşılık bulduğunu gösteriyor.”
Yan Haklar Bağlılığı Artırıyor
Çalışanlara verilen güçlü yan hakların bağlılığı artırmada çok önemli olduğuna da değinen Elif Elkin, “Çeşitli araştırma raporlarına baktığımızda çalışanların %78’i güçlü yan hakların işyerine olan sadakati artırdığını söylüyor. Bu yan haklar, çalışanların sadece finansal değil, aynı zamanda bütünsel iyilik, sağlık ihtiyaçlarını karşılama konusunda da kritik bir rol oynuyor. Çalışanlar, kendilerine yönelik bu tür desteklerle işyerinde kendilerini daha değerli hissediyorlar. Bu da işyerine daha fazla bağlılık ve sadakat oluşturuyor, verimlilik ve performans artışı sağlıyor.
Şirketler, yan hak kapsamında çalışanlarına LifeClub Corporate üyeliklerimizi sunabiliyorlar. Esnek altyapımız sayesinde bireyin ya da şirketlerin ihtiyacına göre üyeliklerimizi şekillendirebiliyoruz. Bu da hem memnuniyet, hem operasyonel verimlilik, hem de finansal açıdan önemli bir fayda sağlıyor. Şirket geneline sunulan birebir online diyetisyen hizmeti, uzman klinik psikologlarımız ile sunduğumuz psikoterapi seansları, ihtiyaca yönelik fizyoterapi programları; alanında uzman kişiler ile şirket çalışanlarını buluşturduğumuz webinarlar, anahtar teslim gerçekleştirdiğimiz “Wellness Day” gibi programlar ve diğer tüm faaliyetlerimiz bu bakış açısına sahip şirketlere büyük operasyonel kolaylık ve elbette maliyet avantajı sağlıyor. Bununla birlikte LifeClub uygulamasında çalışanlar, kendi fitness programlarını oluşturarak diledikleri zaman, diledikleri yerde spor yapabiliyor; zihin sağlıklarını güçlendirmek için nefes egzersizleri ve meditasyon programlarını kullanabiliyorlar. Tüm bunları, Acıbadem Sağlık Grubu’nun deneyimi, uzmanlığı ve yüksek kalite standartlarından aldığımız güç ile gerçekleştirmek, iş ortaklarımızda güven yaratıyor elbette.
Çalışanlar sadece kendi ihtiyaçları konusunda değil, yaşamı paylaştığı eşi, çocuklarının ihtiyaçları ile ilgili de kurumlarından destek bekliyorlar – LGS’ye ya da üniversiteye hazırlanan çocuğu için psikolojik destek de olabilir, kilo problemleri nedeni ile sağlığı olumsuz etkilenen eşine diyetisyen takibinde programlar oluşturulması da. Tüm bu ihtiyaçların hepsini LifeClub üzerinden tek bir noktadan sağlıyoruz” dedi.