Kahramanmaraş merkezl 7.7 ve 7.6 büyüklüğündeki depremlerinden ardından, olası İstanbul depremi tekrar gündeme taşındı.
İstanbul Büyükşehir Belediye (İBB) tarafından depremin ardından başlatılan bina kontrollerine yönelik talep artarak devam ederken, kentteki yapı stoku endişe yaratıyor.
İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu da, buün düzenlediği basın toplantısında, İstanbul Deprem Seferberlik Planı’nı açıklıyor.
“ARTIK ESKİSİ GİBİ DEVAM EDEMEYECEĞİMİZİ BİLİYORUZ”
İmamoğlu’nun açıklamasında öne çıkan başlıklar şöyle:
“6 Şubat 2023 ne yazık ki hepimiz için hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı sürecin başlangıcı. Bu deprem millet olarak hepimizi harekete geçirdi. Bütün milletimizin başı sağ olsun. İBB olarak tümden harekete geçerek ilk günden afet bölgesine koştuk. Sadece AFAD’ın bizi eşleştirdiği Hatay’da değil bütün bölgeye elimizden ne geliyorsa ulaştırmak için gayret ettik. Gücümüz yettiğince sürdürülebilir biçimde yaraların tümden sarılması anına kadar İstanbul halkı adına Büyükşehir Belediyesi olarak o bölgede olacağımızı belirtmek istiyorum. 2 bine yakın personelimizin halen Hatay’da bulunduğunu belirtmek istiyorum.
Artık hayatımıza eskisi gibi devam edemeyeceğimizi hepimiz çok net olarak biliyoruz. On binlerce canımız hala belki göçük altında enkazlardan çıkarılıyorken biz normal yaşamımızı sürdüremeyiz. Hiçbirimizin buna hakkı yok. Hepimizin her şeyi yeni baştan düşünmeye son derece yüksek ihtiyacı vardır. Depremi ülkemizin birincil sorunu kabul etme zorunluluğumuz var. Deprem bu kadim topraklar için bir gerçekliktir.
“1999’DAN BU YANA GEREKLİ ADIMLAR ATILMAMIŞTIR”
İstanbul Büyükşehir Belediyesi olarak güçlü bir inisiyatif alıyoruz, düzen değiştiriyoruz. Düzeni değiştirmek zorundayız. Düzen değiştirmek cesaret ister. Cesur olabilmek için önce yanlış giden bir sürecin, düzenin parçası olmaktan net olarak kurtulmak gerekir.
İBB yıllardır bu konuyu konuşuyor, 1999 yılından beri. Ancak bu düzene kalıcı ve cesur bir şekilde değişim adına gerekli adımları atamamıştır.
“DEPREM İSTANBUL İÇİN BEKA MESELESİDİR”
Deprem dirençli İstanbul için yüksek bir seviyeli seferberlik başlatıyoruz. Bu pek ala mümkündür. Var olmak, yaşamak istiyorsak mümkün olmak zorundadır. Deprem İstanbul için kaçınılmaz bir gerçek ve gerçek anlamda beka meselesidir. Tarihini saatini bilmiyoruz. Hiç kimsenin kuşkusu olmasın ki deprem bu kentte yaşanacaktır. Eğer millet olarak bu kadim topraklarda neslimizi yaşatmak istiyorsak deprem dirençli yerleşim alanlarını mutlaka hızlıca oluşturmak zorundayız. Tüm halkımızla birlikte çalışmak ve birlikte başarmak istiyoruz.
“İŞ BİRLİĞİNE VE KAYNAĞA İHTİYACIMIZ VAR”
Gerçekçi stratejilere mutlaka ihtiyacımız vardır. Kaynağa ihtiyacımız vardır. Sorunun devasa büyüklükte olduğunu hepimiz biliyoruz. İşbirliğine ihtiyacımız vardır. Her kesimin harekete geçmesi ve geçirilmesi gerekiyor. Her kesimin harekete geçmesi ve geçirilmesi gerekmektedir.
Bilime ihtiyacımız var. Bilim yegane ışığımızdır. Dün olduğu gibi bilimin söylediklerini görmezden gelerek yolumuza devam ettiğimizde canımızı yakan, sayısını söylemekte ve sayısını beyan etmekte bile zorlandığımız on binlerce insanımızı kaybettiğimizde yaşadığımız acıyı defalarca yaşarız. Görmezden gelerek yolumuza devam etmemiz mümkün değildir.
“HER ŞEYİ SIFIRDAN BAŞLATIYORUZ”
Bu kadim şehri depreme dirençli hale getirebilmek için her şeyi sıfırdan başlatıyoruz. Ekiplerimiz ve bilim insanlarımız çalışmalarına aralıksız devam edecek. Seferberliğimizin üçüncü aşamasındayız. Yol haritamızı maddeler halinde sunacağız.”
Ayrıntılar geliyor…