Yüksek kiraya “haksız kazanç” cezası için çalışma başlatılırken, 1 Eylül’den itibaren hem kiracı hem ev sahipleri arabulucuya gidebilecek.
Sabah’ın haberine göre; Ev sahipleri, 10 yıl dolmadan, kendisi ya da bakmak zorunda olduğu kişilerin ihtiyaçları dışında kirasını ödeyenleri keyfi nedenlerle tahliye edemiyor. Kira tespit davalarından hâkim eski kiracının hakkını gözetirken “hakkaniyet indirimi” yapıyor.
Kiracı ev sahibinden tacize varan bir baskı, tehdit gördüğünde arabulucuya gidebileceği gibi dava da açabilir. Kira sözleşmesinin bitmesi evden çıkarmak için tek başına yeterli bulunmuyor. Yılı bitip süresi uzayan sözleşme kendini otomatik yeniliyor. Sadece kiracı değil ev sahiplerinin de yasal hakları olduğunu unutmamak gerekiyor.
Ev sahiplerinin kirasını ödemeyeni, konutta esaslı tadilat, yıkım varsa tahliye hakkı bulunuyor. Kiracı ev ya da ev sahibi ile sorun yaşamadığı halde evi erken boşaltırsa ev sahibinin 3 aylık kira bedelini talep etme hakkı bulunuyor. Ev sahibi konutu hemen kiraya verirse bu tazminatı talep edemiyor.
Mülk sahibinin yasaya göre haklı bir nedeni yoksa kontrat süresi dolmadan tahliye mümkün değil. Kiranın ödenmemesi durumunda noterden ödeme için ihtar gönderilerek 30 gün beklenir. Bu sürenin sonunda tahliye davası veya icra takibi yoluyla tahliye talep edilebilir.
1 Eylül itibariyle dava açmadan tahliye talebiyle de arabulucuya gidilebilecek. Ev sahibi bilgisi dışında yıkım, esaslı tadilat, tamirat sözleşmeye esaslı bir aykırılık varsa süre dolmadan tahliye istenebilir. Senesi bitim süresi uzayan sözleşme kendini otomatik olarak yeniler.
Borçlar Kanunu’na göre sözleşme uzama süresi en fazla 10 yıl olarak kabul ediliyor. Bu sürenin sonunda mal sahibinin haklı bir gerekçe sunmasına gerek olmadan kiracısını tahliye hakkı bulunuyor. Bu nedenle tahliye davası açmanız gerekmiyor. Bunun için 3 ay önceden ihtarname göndermesi gerekiyor.
Herhangi bir sorun yaşanmadığı halde evden çıkması durumunda mal sahibinin 3 ay daha kira bedeli talep etme hakkı bulunuyor. Bu tutarı talep edebilmesi için de 3 aylık sürede yeni kiracı bulmamış olması gerekiyor. Eğer evi hemen kiraya verirse kiracıdan tazminat talep edilemez. Ev ilk ayın sonunda kira verilirse tazminat da bir aylık ödenir.
Kiracı ev sahibi haklarının sınırları Borçlar Kanunu’nda belirtiliyor. Yeni yasama döneminde bu konuda Türk Ceza Kanunu’nda düzenleme yapılacak. Kiraları piyasa ortalamışının üzerinde artıranlara yönelik para cezasıyla birlikte bir yıldan 3 yıla kadar hapis cezası uygulanması öngörülüyor. Kiracıya zorbalık yapan, “haksız kazanç elde eden” ev sahipleri mahkeme takdiriyle tutuklu da yargılanabilecek.
Evin başkasına satışı halinde kiracının konutu boşaltması için 6 aylık süresi bulunuyor. Yeni mal sahibi kiracıya 1 ay içinde ihtar göndererek tahliye talep edebilir. Satın alma tarihinden itibaren altıncı ayın sonuna kadar kiracı oturmaya devam edebilir. Bu sürenin sonunda evi boşaltmazsa arabulucuya gidilebilir.
Yetki belgeli emlak işletmeleri hizmet verdiği kişilere yasa dışı, etik olmayan uygulamalarla baskı yapamaz. Taşınmaz Ticareti Bilgi Sistemi üzerinden, Ticaret Bakanlığı, CİMER’e de şikâyet edebilirsiniz.
Depozito bedeli 3 aylık kiradan fazla olamaz, bu tutar da kiracı tarafından bir banka hesabına yatırılarak ev sahibinin onayı olmadan çekilemez. Ayrıca şerh düşülerek paranın vadeli bir tasarruf hesabına yatırılması gerekiyor. Kiracının mülkü boşaltması durumunda depozito bedelini tam alması için hiçbir borcu kalmaması, evde olağan eskime dışında bir hasar olmaması gerekiyor.
Kiracılar evi, işyerini sözleşmeye uygun olarak kullanmak, bina sakinlerine gerekli saygıyı göstermekle yükümlü bulunuyor. Buna aykırı davrananlara en az 30 gün süre verilerek aykırılığın giderilmesi aksi durumda kontratın feshedileceği konusunda yazılı ihtarname gönderilir. Kiracının davranışlarının ev sahibi ile komşular bakımından çekilmez olması halinde yazılı bir bildirimle sözleşme feshedilebilir.
Kira tespit, tahliye, uyarlama, kontrat kaynaklı sorunlar, taşınmaz paylaşımı, kat mülkiyetinden kaynaklı uyuşmazlıklar, aidata ilişkin davalar zorunlu arabuluculuk sürecine tabi olacak. İhtilafların tamamı önce arabulucuya gitmek zorunda olup daha sonra dava açılabilecek. Arabuluculuk sürecini davayı açmak isteyen taraf başlatacak. Örneğin ev sahibi tahliye davası açmak istiyorsa önce arabuluculuk sürecini başlatacak.
İster kiracı ister ev sahibi iki tarafın da birbirine baskı, tehdit, hakarete varan bir tutum sergilemesi yasal olarak suç teşkil ediyor. Her iki taraf da yasaya aykırı bir durumla karşı karşıya kalırsa elbette arabulucuya gidebileceği gibi dava da açabilecek. Ev sahibi “konut benim” diyerek her istediğini yapamayacağı gibi kiracı da parasını ödüyorum diyerek hukuka aykırı bir tutum ortaya koyamaz.
Başvuruda ve iki saate kadar olan görüşmelerde ücret alınmayacak. Bu sürenin üzerindeki görüşmelerde asgari ücret tarifesine göre hesaplanacak tutar taraflardan eşit olarak alınacak. Başvurular dava açılacak yetkili mahkemenin bulunduğu adliyedeki arabuluculuk bürosuna ya da yetkilendirilen sulh hukuk mahkemelerine yapılacak. Görüşmelere, kiracı, ev sahibi, kat maliki, yönetici, ortaklığın giderilmesi davasında hissedarla, taraflar dışında yasal temsilcisi avukat ya da vasi de katılabilir. Kira artışı konusunda arabulucuda uzlaşma sağlanmayıp dava açılması durumunda 5 yılı aşmayan sözleşmeler kapsamında üst sınır yüzde 25’i geçemeyecek.
Mutlaka yazılı kira kontratı yapılmalı, sözlü sözleşmeye itibar edilmemeli. Kira sözleşmesiyle beraber imza atılan tarihte meskenin DASK poliçesi mutlaka alınmalı. Taşınmaza ilişkin elektrik, su, doğalgaz gibi tüm genel abonelik hizmetleri kiracı üzerinden yapılmalı. Kiracı asla boş tahliye taahhüdü düzenlememeli. Emlak işletmeleriyle yapılan sözleşmelerde “kiralamaya aracılık sözleşmesi” yapmayı ihmal etmeyin. Borçlar Kanunu 347. Maddesine göre kiracı, sözleşmenin bitimine en az 15 gün kala noter kanalıyla yazılı bildirimde bulunarak kira sözleşmesini feshedebilir. Eğer kiracı evden çıkacağına dair ev sahibine herhangi bir bildirimde bulunmadıysa kira kontratı 1 yıl süreyle tekrarlanmış, yenilenmiş kabul edilir.
Ev sahibinin kendisi oturacaksa çıkarma hakkı bulunuyor. Karşılıklı uzlaşma söz konusu olmazsa ev sahibinin bunun için sulh hukuk mahkemesinde “ihtiyaç nedeniyle tahliye davası” açması gerekiyor. 1 Eylül itibariyle ise mahkeme yerine arabulucuya konuyu taşıyabilir. Arabulucu ihtiyacın gerçek olduğu kanaatine varırsa ev sahibinin lehine karar verebilir. Oğlu ya da kızının oturacağını gerekçe göstererek kiracıyı çıkaran ev sahibi daireyi başkasına 3 yıl boyunca kiraya veremiyor. Aksi halde kiracıya tazminat ödemek durumunda kalır.