Çok tehlikeli işyerinizde 3 yıl boyunca iş kazası olmazsa, işsizlik sigortası prim teşvikinden otomatik olarak yararlanırsınız. 6645 sayılı Kanun’un 25. maddesi ile ve 31 Aralık 2018 tarih 30642 sayılı mükerrer Resmi gazetede yayımlanan Çok Tehlikeli Sınıfta Yer Alan ve Ondan Fazla Çalışanı Bulunan İşyerlerinde İşsizlik Sigortası Primi İşveren Payı Teşvikinden Yararlanılmasına İlişkin Usul Ve Esaslar Hakkında Tebliğ ile yapılan düzenlemeye göre çok tehlikeli sınıfta yer alıp, ondan fazla çalışanı bulunan ve üç yıl içinde ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan bir iş kazası meydana gelmeyen işyerlerinde, işsizlik sigorta prim teşviki uygulanacaktır.
Bu teşvikten yararlanabilmek için;
1- Bu işyerinin, İşyerinin 6331 sayılı Kanunun 9 uncu maddesi kapsamında çok tehlikeli sınıfta yer alan bir işyeri olması,
2- İşverenin Türkiye genelinde çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde her ay toplamda ondan fazla çalışanı bulunması,
3- İşyerinde Son 3 yıl içinde ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan bir iş kazasının meydana gelmemiş olması, gerekmektedir.
Ayrıca, 01/1/2019 tarihinden itibaren İşyerinin, İSG-KATİP’e kayıtlı onaylanmış ve devam eden iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin verilmesine ilişkin, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ya da İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğine göre Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlar ile yapılmış bir sözleşmesinin bulunması şarttır.
Teşvikten yararlanma şartlarından birinin sağlanmaması nedeniyle teşvik uygulamasına son verilmiş işverenler dışında teşvikten yararlanmak isteyen işverenler için başvuru şartı bulunmamaktadır.
ÇALIŞAN SAYISININ HESABINDA DİKKATE ALINACAK HUSUSLAR
1-Çalışan sayısının hesabında, aynı işveren tarafından Türkiye genelinde çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde 4(a) kapsamında çalıştırılan toplam sigortalı sayısı esas alınır.
2-Asıl işveren alt işveren ilişkisi kurulan işyerlerinde alt işverenin çalışanları asıl işverenin toplam çalışan sayısına veya asıl işverenin çalışanları alt işverenin toplam çalışan sayısına dahil edilmez.
3-Aday çırak, çırak ve işletmelerde mesleki eğitim gören öğrenciler, mesleki ve teknik ortaöğretim ile yükseköğrenimleri sırasında staja tabi tutulan öğrenciler, mesleki ve teknik ortaöğretim sırasında tamamlayıcı eğitim ya da alan eğitimi gören öğrenciler, kamu kurum ve kuruluşları tarafından desteklenen projelerde görevli bursiyerler ile 4/11/1981 tarihli ve 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu uyarınca üniversitelerde kısmi zamanlı çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı, prime esas günlük kazanç alt sınırının otuz katından fazla olmayanlar, Türkiye İş Kurumunca düzenlenen eğitimlere katılan kursiyerler ile toplum yararına programlara katılanlar, ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde çalıştırılan hükümlü ve tutuklular çalışan sayısının hesabında dikkate alınmaz.
4- İşyerinde çeşitli nedenlerle ay içinde çalışması bulunmayan ve ücret ödenmeyen sigortalılar toplam çalışan sayısına dahil edilir. (0 gün 0 kazançlı bildirimler)
5- Ay içinde işe giren veya işten çıkan sigortalılar, toplam sigortalı sayısına dahil edilir.
6- Kamu kurum ve kuruluşlarının çok tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde, sadece 5510 sayılı Kanunun 4 üncü maddesinin birinci fıkrasının (a) bendi kapsamında bildirilen sigortalılar toplam çalışan sayısına dahil edilir. İşsizlik sigortası prim teşvikinin sona ermesi:
Aşağıda sıralanan durumların olması halinde işsizlik sigortası prim teşviki uygulamasına son verilir.
1- İşyerinin tehlike sınıfının çok tehlikeli sınıftan tehlikeli veya az tehlikeli sınıfa dönüşmesi halinde tehlike sınıfı değişiklik tarihini takip eden ay/dönem başından itibaren işyerinin teşvik uygulamasına son verilir.
2- Çalışan sayısının on ve altına düşmesi halinde, çalışan sayısının on ve altına düştüğü ay/dönem başından itibaren işyerinin teşvik uygulamasına son verilir.
3- Ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan iş kazası meydana gelmesi halinde, ilgili durumun Bakanlıkça veya Kurumca tespit edildiği tarihi takip eden ay/dönem başından itibaren işyerinin teşvik uygulamasına son verilir.
4- İşyerinin, İSG-KATİP’e kayıtlı onaylanmış ve devam eden iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin verilmesine ilişkin, iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi ya da İş Sağlığı ve Güvenliği Hizmetleri Yönetmeliğine göre Bakanlıkça yetkilendirilmiş kurum ve kuruluşlar ile yapılmış bir sözleşmesinin bulunmaması halinde, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerinin alınmadığı aybaşından itibaren işyerinin teşvik uygulamasına son verilir.
5- İşsizlik sigortası primi işveren payı teşvikinden yararlanma süresinde işyerinin kapanması halinde, işyerinin 5510 sayılı Kanun kapsamından çıktığı tarihten itibaren teşvik uygulamasına son verilir.
İŞSİZLİK SİGORTASI PRİM TEŞVİKİNİN HESAPLANMASI
Belirtilen şartları sağlayan işverenler için işsizlik sigortası primi işveren payı, üç yıl süreyle her ay/dönem için ilgili ayda SGK’ya bildirilen sigortalılara ilişkin prim ödeme gün sayısı dikkate alınmak suretiyle prime esas kazançlar üzerinden yüzde 1 olarak hesaplanarak tahsil edilecektir.
Bu kapsama giren işyerlerinin 2019 yılı ilk altı ayına ait işsizlik indirimi tutarları işyeri emanet listelerinde gösterilmiş olup, kapsama giren işyerleri için hesaplanan 2019/1,2,3,4,5,6.aylara ait indirim tutarları 2020/9.dönem cari ay borçlarına SGK tarafından otomatik olarak mahsup edilmiştir.
Mahsup işlemi, Ek 4’üncü madde kapsamına giren ve 2020/9. dönem cari ay borcu olan işyerleri için yapılmış olmakla birlikte, İşveren intra – Tahsilat – Silinmiş Emanet bölümünden “Ek 4 yüzde 1 işsizlik indirimi” açıklamasının, ayrıca 2020/9.dönem H/C kartlarında yer alan tahsilat tarihi hareketlerinden ise tahsilat satırının üzerine basılması ile birlikte “Ek 4 yüzde 1 işsizlik indirimi” açıklamasının görüntülenmesi mümkün bulunmaktadır.
İşverenlerin banka sistemlerinde ödemeleri gerekenden daha az borç ile karşılaşmaları durumunda, bu durumun işsizlik primi işveren payı indirimi olduğunu (indirimin emanet listelerinde gösterilmiş olması halinde) ve başka bir nedenden kaynaklanmadığını bilmeleri gerekmektedir. Diğer aylara ait indirim tutarları ise gelecek aylara sırası ile mahsup edilecektir.
İŞSİZLİK SİGORTASI PRİM TEŞVİKİNİN GERİ ALINMASI VE YASAKLAMA
Teşvikten yararlanan işverenlerden, ölümlü veya sürekli iş göremezlikle sonuçlanan iş kazalarını bildirmeyenlerin veya geç bildirenlerin kapsama giren tüm işyerleri için iş kazasının meydana geldiği tarihten itibaren eksik ödedikleri işsizlik sigortası işveren hissesi primleri, 5510 sayılı Kanunun 89’uncu maddesinin ikinci fıkrası kapsamında gecikme cezası ve gecikme zammı ile birlikte tahsil edilir. Tahsil edilen prim ve gecikme cezası ile gecikme zammı SGK tarafından işsizlik sigortası fonuna aktarılır. Bu işverenler, teşvikten iş kazasının tespit edildiği tarihi takip eden aydan itibaren beş yıl süre ile yasaklanırlar.
Haklarında yasaklama kararı verilen tüzel kişilerin;
– Şahıs şirketi olması halinde, şirket ortaklarının tamamı hakkında, XSermaye şirketi olması halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip olan gerçek veya tüzel kişi ortaklar hakkında, yasaklama kararı verilir.
– Haklarında yasaklama kararı verilenlerin gerçek veya tüzel kişi olması durumuna göre; ayrıca bir şahıs şirketinde ortak olmaları halinde bu şahıs şirketi hakkında da, sermaye şirketinde ortak olmaları halinde ise sermayesinin yarısından fazlasına sahip olmaları kaydıyla bu sermaye şirketi hakkında da aynı şekilde yasaklama kararı verilir.
– Yasaklama kararı verilen işverenler beş yıl süreyle teşvikten yararlanamaz, yasaklı olduğu sürece teşvik başvurusu yapamaz, başvuru yapanların başvuruları dikkate alınmaz.
– Yasaklama kararı verilen işverenler, beş yıl dolduktan sonra takip eden üç yıl için gerekli şartları sağlamaları ve talep etmeleri halinde teşvikten tekrar yararlanabilir.
BİLİYOR MUYDUNUZ?
2021 yılında açılacak vergi davalarında;
– Dava konusunun 57.000 lirayı geçmemesi halinde davaya tek hâkimli vergi mahkemesi bakacağını,
– Dava konusunun 57.000 lirayı geçmesi halinde davaya heyet halinde vergi mahkemesi bakacağını.
– Vergi mahkemesince duruşma yapılmasının dava konusunun 57.000 TL’sını aşmaması halinde mahkemenin takdirinde olduğunu, ancak dava konusunun bu tutarı aşması halinde taraflar talep ederse duruşma yapılmasının zorunlu olduğunu,
– 2021 yılında vergi yargılama sürecinde verilecek kararlardan;
– Konusu 7.000 lirayı geçmeyen davalarda vergi mahkemesince verilecek kararlar kesin olacağını,
– Konusu 7.000 lirayı geçen davalarda vergi mahkemesince verilecek kararlar aleyhine tarafların istinaf yoluna başvurulabileceklerini,
– Konusu 192.000 lirayı geçmeyen davalarda istinaf mahkemelerince verilecek kararlar kesin olacağını,
– Konusu 192.000 lirayı geçen davalarda istinaf mahkemelerince verilecek kararlar aleyhine tarafların temyiz yoluna başvurulabileceklerini, biliyor muydunuz?