Bakan Özhaseki, bakanlık olarak “resen” yani hak sahiplerinin rızasını aramadan şehir merkezlerini ve prestijli caddeleri yeniden yapacaklarını belirtti. Bu ifade, özellikle yüksek rant potansiyeline sahip caddelerdeki ev ve dükkanlara bakanlığın rızasız rezerv alanı olarak el koyabileceği şeklinde yorumlandı.
Bakanlık bütçe sunumunda yaptığı açıklamada, “Şehirlerimizin meydanlarını ve en önemli prestijli caddelerini bakanlık olarak resen biz yapacağız. Bu meydanlar yüzlerce sene yaşayacak ve kartpostallara, şiirlere, şarkılara konu olacak.” dedi. Bakan Özhaseki’nin bu açıklaması akıllara kentsel değil de, rantsal dönüşümü getirdi.
Yasa teklifi TBMM’ye sunulduğunda, rezerv alan ilan etme yetkisinin rant amaçlı kullanılabileceği ve şehirlerin en yüksek rantlı bölgelerindeki ev ve işyerlerinin yıkılarak rant dönüşümüne uğratılabileceği iddiaları gündeme gelmişti.
Yeni yasa, özellikle şehir merkezinde yer alan binalarda oturan hak sahiplerinin rezerv alan talebinde bulunmasına olanak tanısa da, bakanlığın talep edilmeyen yerleri “resen” rezerv alan ilan etme yetkisiyle ilgili endişelere neden olmaktadır. Bu durumda hak sahipleri, şehir merkezlerinden başka yerlere gönderilebilir ve bakanlık şehir merkezlerini kontrolü altına alabilir.