Türkiye’nin turizm merkezleri Mersin ile Antalya’yı, keskin virajlı yollardan kurtaracak Akdeniz Sahil Yolu Projesi, iki kentin turizm, ticaret ve tarımdaki iş birliğini arttıracak.
Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığına bağlı Karayolları Genel Müdürlüğünden derlenen bilgiye göre, Mersin ile Antalya arasında planlanan 440 kilometrelik yolun 394 kilometresi tamamlanarak bölünmüş yol olarak trafiğe açıldı. Kalan 46 kilometrelik kesimde hummalı çalışmalarını sürdüren ekipler, tünel, köprü ve viyadük inşaatlarında da önemli aşama kaydetti.
Yerli ve yabancı çok sayıda turisti ağırlayan 2 kenti bağlamak için planlanan 34 tünelden 19’u, 83 olarak planlanan köprü ve viyadükten 61’i tamamlandı.
Proje kapsamında yapılacak kara yolu, tünel, viyadük ve köprülerde çalışmalar sürüyor.
Seyahat süresi 140 dakika azalacak
Akdeniz Sahil Yolu Projesi’nin tamamlanmasıyla, sürücülerin keskin virajları nedeniyle “çileli yol” olarak adlandırdığı Mersin-Antalya kara yolunun 483 kilometrelik güzergahı 43 kilometre kısalacak.
Keskin virajlardan kurtulma ve yol uzunluğunun da kısalmasıyla, iki kent arasındaki seyahat süresi yaklaşık 140 dakika azalacak.
Hem ulaşım süresinin daha da aşağıya çekilmesi hem de sürüş konforunun arttırılması için Çeşmeli-Kızkalesi kesiminin ihalesi yapılan Çeşmeli-Erdemli-Silifke-Taşucu Otoyolu Projesi de uygulamaya konulacak.
“İki şehir arasında ticareti geliştirecek, yatırımcıları birbirine çekecektir”
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Başkanı Ayhan Kızıltan, AA muhabirine, Mersin ve Antalya’nın turizmin yanı sıra, tarım, sanayi ve lojistik sektörlerinde de öne çıktığını söyledi.
Çalışmaların, bölge ekonomisine birçok katkısının olacağını vurgulayan Kızıltan, şöyle konuştu:
“Tarım ürünlerinin Mersin Uluslararası Limanı’na ulaşımı çok daha kısa sürede ve zahmetsiz olacak. Tarımda, ulaşım maliyetlerini düşecek. İkinci olarak da turizmin gelişmesine çok büyük katkı sağlayacaktır. Bu yolda birçok turistik tesis ve yazlık siteler var. Yaz döneminde, Gaziantep, Kahramanmaraş, Şanlıurfa’dan, Adana’dan çok fazla araç geliyor. Onların gidiş ve gelişleri rahatlayacaktır. Yolun rahat olduğunu düşünen yatırımcılar, turizm yatırımlarına başlayacaktır. Atıl durumdaki turistik tesisler, oteller yeniden çalışmaya başlayacaktır. İnsanların yolda çok daha rahat gidip gelmesi oradaki esnafın da işlerini arttıracaktır.”
Kızıltan, iki önemli turizm kentinin artık daha da yakınlaşacağını ifade ederek, “Antalya ile Mersin’in irtibatı, bağlantısı artık çok rahat olacaktır. İki şehir arasında turist geçişleri olabilecektir. Antalya’ya gelenler artık Mersin’in batı kesimlerini rahatlıkla gezebilecek, hatta merkeze kadar gelebileceklerdir. Mersin’den de insanlar Antalya’ya çok rahat gideceklerdir. Proje, iki şehir arasında ticareti de geliştirecek, yatırımcıları birbirine çekecektir. Dolayısıyla turizm, ticaret ve tarımda birçok olumlu etki yaratacaktır.” dedi.
Kentte yapımı devam eden Çukurova Bölgesel Havalimanının da Akdeniz Sahil Yolu Projesi ile beraber değerlendirilmesi gerektiğinin altını çizen Kızıltan, şunları kaydetti:
“Çukurova Bölgesel Havalimanı, Mersin Limanına eşdeğer bir etki yapacaktır. Çukurova Bölgesel Havalimanı Türkiye’nin en büyük havalimanlarından biri olacak. Burada kargo taşımacılığı da olacak. Akdeniz Sahil Yolu’nun yapılması, tarım ürünlerinin çok kısa bir sürede havalimanına taşınmasını sağlayacaktır. Anamur’da yetiştirilen çilek çok kısa sürede havalimanına getirilecek, oradan da uçakla Avrupa’nın kalbine ulaştırılacaktır. Bu, hem çiftçimizin hem de ihracatçımızın daha fazla kazanmasını sağlayacak, üretimi arttıracaktır.”
Kızıltan, bir sonraki ulaşım hedefinin, Çeşmeli-Erdemli-Silifke-Taşucu Otoyolu Projesi’ni Antalya’ya kadar uzatmak olması gerektiğini sözlerine ekledi.