Adana’nın Kozan ilçesinde 5 büyüklüğünde bir deprem oldu. 27 Ekim’de saat 20.07 sıralarında meydana gelen depremin derinliği 20,13 kilometre olarak ölçüldü.
ÇEVRE İLLERDEN HİSSEDİLDİ
Depremden Adana’nın yanı sıra Osmaniye, Gaziantep ve Kayseri’nin de etkilendiği kaydedildi.
Bölge halkının korku ve panikle kendini dışarı attığı depremin ardından şiddetli artçılar devam etti. Deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, depremin ardından dikkat çeken açıklamalarda bulundu.
TGRT Haber canlı yayınında konuşan Ersoy, şunları söyledi:
“Türkiye için normal bir durum. 2-3 günde bir hissedilebilir bir deprem yaşıyoruz. Bundan önce de Edremit Körfezi’nde yaşadık. 5.0 büyüklüğündeki deprem 4.3 büyüklüğündeki bir depreme göre en az 30 kat daha büyük bir deprem, enerji açısından. Kayseri, Adana, Hatay, Urfa gibi illerde hissedildi.
Bu deprem 6 Şubat 2023’ün artçısı bir deprem değil. Deprem, 6 Şubat’ta 7.6 büyüklüğündeki depremin olduğu Elbistan’ın batı ucundaki Göksun ile Adana’nın Kozan ilçesi arasındaki fay hattında oldu. Bu fay zonunda çok sayıda deprem oldu. Bu da onlardan birisi. Adana’da çok sayıda insan yaşıyor. Yapıların altındaki zemin Çukurova. Yani kayalık değil, alüvyal bir zemin. Bu nedenle deprem çok hissediliyor.”
“ARTÇI DEPREM DEĞİL”
“Bu depremin ardından ‘büyük bir deprem gelecek’ diyerek kesin konuşmak çok yanlış olur. Ama bu artçı depremler olmadığı için çok sayıda deprem olacaktır. Bazısı 4.0 civarında olacaktır. 5.0’ı geçerse bu yeni bir deprem demektir.
Daha büyük deprem oluşturacak faylar var mı? Elbette var. 6.0’ın üzerine çıkacak faylar var. Ama daha büyük deprem olacak diyebilecek teknik imkanlar yok. Söylentilere inanmamak gerekiyor. AFAD ve Valilik tarafından yapılacak açıklamalara uymak gerekir.
023’te 3 büyük deprem yaşadık. 11 il etkilendi. Şu anda dahi artçılarını yaşıyoruz. Bu deprem artçı değil. Komşu alanlarda meydana gelen bir deprem. Böyle büyük depremlerden sonra yeni yıkıcı depremler olması çok yadırganmaz. Komşu alanlara yeni stres transferler var. Yıkıcı deprem olmayan her zamanımızı çok iyi değerlendirmeliyiz.”