Bakan Mehmet Şimşek’in ekonomik düzelmeyi sağlamak için halktan fedakarlık istemesinden sonra sıra şimdi de kamuya geldi. Yoğun tasarruf tedbirleri uygulanması beklenen kamu harcamalarında yaşanan dengesizlik kendini turizm merkezi Sultanahmet’te de gösterdi.
PLANSIZ BÖLÜNEN YOL
Küçükayasofya Caddesi esnafı bir sabah işe geldiklerinde caddenin beton bariyerlerle boydan boya bölündüğünü gördü. Belediye, trafik sıkışıklığını bahane ederek ani bir kararla yolu ortadan ikiye bölmüştü! Ancak yol akmak yerine daha da tıkanmıştı. Çünkü yer iki tarafa da park eden araçlar yüzünden daralan yoldan geniş araçların eskisi gibi geçmesi artık çok zor hale gelmişti.
Plansız, sadece bir kafadan çıkan fikirle yapılan harcama düşünülenin tam tersi sonuç verdiği gibi, milyonlarca liralık kamu kaynağı da israf olmuştu!
Bir labirentin içindeymişçesine, yola park eden araçların arasında yolunu bulmaya çalışan turistlerin oluşturduğu görüntüler çağdaş bir turizm bölgesi ile asla bağdaşmıyordu.
ŞİMDİ DE SOKAK LAMBALARI YANMIYOR
Küçükayasofya Caddesi ve devamındaki meşhur Arasta Çarşısına giden yolları aydınlatan sokak lambaları da yine bir gecede sönmüştü! Havanın mevsim nedeniyle erken kararması, sokakta vakit geçiren, alışveriş yapan ve yemeğe giden turistlere adeta bir “nostalji”yaşatıyordu. Karanlık sokaklarda ilerlemeye çalışan turistler, İstanbul’un göbeğinde adeta ışığa hasret kalmıştı.
Muhtemelen, yol gibi sokak lambaları da aniden “tasarrufu” akıl eden bir görevli tarafından söndürülmüştü! Yerin Sultanahmet olmasının bir önemi yoktu!
TURİST GİTTİ; TURİST GÖRÜNÜMLÜ BEDAVACI SEYYAHLAR GELDİ
Sokak aydınlatmaları bir şehrin güvenliğinin sağlanmasında en önemli unsurdur. Özellikle Sultanahmet gibi turistlerin yoğun olarak bulunduğu bölgelerde bizzat kolluğun bile devreye girerek bu aydınlatmaların çalışmasını sağlaması beklenir.
Çoluk – çocuk Sultanahmet’te gezen turistlerin gözlerindeki şaşkınlık ve tedirginlik turizmin geleceği hakkında da fikir vermektedir. Canının kıymetini ve yaşamayı bilen turistler çekildikçe onların yerini dolduran turist görünümlü seyyahlar ise esnafa fayda yerine zarar vermektedir.
Otelin su ısıtıcısında makarna kaynatıp karnını doyuran o “turist” kimseye bir fayda sağlamaz.
KONAKLAMA VERGİLERİ NEREDE?
Küçükayasofya esnafı adına konuşan otel işletmecisi Nesli Yavuz, “Dişimizi tırnağımıza takarak turist getirmeye çalışıyoruz. Merkezi ve yerel yönetimler bize destek olacağına ya yolu bölerek, ya sokak lambalarını kapatarak ya da daha başka şekillerde turizmi baltalıyor. Müşterilerin ve işletmelerin yaşadığı güvenlik riskleri de cabası. Mecburen “turist” olarak adlandırdığımız “seyyahlar” dışarıda neredeyse 1 TL bile harcamıyor. Yüksek girdi maliyetleri ve değerinin altında işlem gören döviz yüzünden zaten neredeyse her gün zararla kapatıyoruz. Konaklama vergileri Sultanahmet’e zengin ve para harcayan turist çekmek için harcanmalı.” şeklinde konuştu.
patronlardunyasi.com